Günün şiiri

Aşk'a İnanmışt'ı

Genel Yönetici
Staff member
Katılım
28 Mart 2008
Mesajlar
23.246
Tepki puanı
2.148
Puanları
163
Yaş
40
Bulunduğu Yer
ŞANLIURFA
Tuttuğu Takım
GALATASARAY
Arkadaşlar bu sayfaya günün şiiri adı altında en sevdiğimiz şiiri ekleyeceğiz herkesden ekleyebilirsiniz.

-Kafiyeli Kadınlar

Siz kurumayı bekleyen eski nehirlerdiniz,
Onlar karsuyu olup, kavrulan kalbinize aktılar..

Saçlarının dalgalarında savrulan
bir çift sandal oluverdi gözleriniz
Oysa onlar hep yere baktılar ….

Siz aç bebeklerdiniz,üveydi tüm sevgilileriniz
Onlar özlediğiniz kucaktılar.

Siz bilendikçe körleşirdiniz
Onlar pamuk kınlı keskin bıçaktılar.

Siz çizik çiziktiniz,güldükçe incelirdiniz
Onlar tepeden tırnağa dudaktılar.

Siz koca koca adamlardınız
Onlar zamana inat, nasıl da çocuk,nasıl da ufaktılar.

Sevmelere kıyamaz,kıskandıkça kıskanırdınız
Herkese haram,size haktılar.

Siz bir tatlı söze bin acı ömür biçerdiniz
Onlar severken cesur,beklerken korkaktılar.

Siz beklenmeyi dilerdiniz,gitmeye yeltenirdiniz
O an ıslak ıslak baktılar,üstelik çırılçıplaktılar.

Adları dilinizden düşmezdi artık,
yoksa onlar, tatsızdı tüm sofralar
Onlar aşınız,tuzunuz,balınızdılar
Velhasıl damaktılar...

Siz bir kış gecesi sokağa bırakılmış
evli barklı adamlardınız
Onlar hem sağanak hem sığınaktılar.

Siz elinize yüzünüze bulaştırırdınız ihanetlerinizi
Bilmezdi onları kimseler,
Balkonlarında salınan çarşafları gibi apaktılar.

Siz akıl sır erdiremezdiniz,herkese iç dökerdiniz
Onlar sadece sarmaşıklarla sırdaştılar,
bu yüzden bu kadar kıvraktılar.

Siz gün be gün eridiniz,özledikçe inceldiniz
Onlar tövbekârdılar, şimdi size de yasaktılar.

Siz dağlara çıktınız,denizler aştınız unutamadınız
Döndünüz bir de baktınız
Onlar kalbi şaşan adamlara yeni kavşaktılar.

Siz taş kesilirken
o yumuşak bedenleriyle onlar
Bir yabancıya yataktılar...

Siz kendinizi kemirdiniz,küfürbaz yeminler edindiniz
Oysa hayalinizde hala,ak gelinliğe al duvaktılar.

Siz 'Kafiyeli Kadınlar' şiirinde, çelimsiz bir özneydiniz
Onlar hep zengin uyaktılar...

Ah bilmediniz,siz hiç bilmediniz
Onlar ki onlar:
Sadakate uzak aşka tuzaktılar ….
Fatma Aydoğdu
 
Ce: Günün şiiri

İyelik Eki

Günah sevap tartımı kaybettim;
Gel-git değil bu defa...
Tamamen yitmek...
Kime aynam desem ardı karanlık...
Kimin karanlığına güneş bassam
Yüzüm silinir...
Zanlar başlar ardından...
'Artık'lar...
Arda kalanlar...
Kırıntılar...
Şimdi
Kimin dilinde sahiplik eki alsa adım
Korkularım başlar...

Esra Canpolat
 
Ce: Günün şiiri

Anılar öptü dudaklarımı
(..çok zaman sonra belki de sen..)

sesi soluğu kesilmiş bir aşkın ortasından yürüyoruz
acılarımızı saramayacak kadar uzağız artık

kirpiklerimizde beslenen düşler,
yeni doğacak sevgililere miras
düşünüyorum da,
belki biz sevgiyi değil, hep ayrılığı büyüttük seninle
çıplak bedenlerimizden akan özlemler yanılttı bizi
yağmur yağarken anımsadığın ben değil,
yalnızlığındı belki de
ve ben yalnızlığını bile özledim desem,
beni duyamayacak kadar sessizsin artık

nakaratındayım anıların
beni bu gece dehlizlere sürükleyen Timur Selçuk,
babasının şarkılarını söylüyor
öyle hüzünlü, öyle hasret, öyle tutkulu
ben de senin şarkılarını söylüyorum
is gibi, sus gibi, öyle vurgulu
kaçırıp getireyim kendimi yanına bir an için desem,
sana sarılamayacak kadar yorgunum artık

dağınıklığını toparlarken odamın,
elimde kaldı bir kitabın içinden düşen resmin
göz göze geldik bir an,
gözlerinde 'seni seviyorum' bakışın
kara çalılar ardına saklanan sinsi bir isyan kaşıdı yüreğimi
resimlerde kalacak kadar yabancı değildik o zaman
her şeyden önce dostumdun,
ıslak hüznümü bile varlığınla gülümsetebildiğim
şimdi gözlerinde yeniden kulaç atmak istiyorum desem,
mavilerinde yüzemeyecek kadar bitkinim artık

nerede yanlış yaptığımı itiraf etmedi aşk
ilam kağıtları birikmiş bir sevda duluyum
şarkıların sakiliğini tek başıma yapıyorum,
rakı makamına göre kadehe doluyor
bilirsin işte, artık sevmek istemeyen kadınlık halleri
an geliyor,
kalbim kanatlanıp göğüs kafesine girmek istiyor desem,
semalarında süzülemeyecek kadar yaralıyım artık

ağdalı sevdim seni ama yapışkan değil
sevmek çekip gitmekti gerektiğinde, bunu bildim
sadece şiirlerimde konuşabildim, bağıra..çağıra
kızdın ve kırıldın sitemlerimin tavşan dudaklarına belki ama
sevdim seni, ayazda..boranda
ah o sadekâr ellerin bedenime yeniden dokunsa desem,
ellerini bedenimde tutamayacak kadar titriyorum artık

bir kedi gözlerimin içine baktı
ruhumdan bir deniz geçti, dalgaları göğsüme çarpttı
antika bir fincanda iç çekişlerim kaldı
gül kurusu perdeler, mutluluğuma kapandı
anılar dudaklarımı öptü, dudaklarım sızladı
çok zaman sonra sen de öp beni desem,
öpüşlerimiz bizi yakacak kadar sıcak değil artık

ve sen, her şeye rağmen gelip, 'seni seviyorum' desen,
bu iki kelimeden ölesiye korkuyorum artık..
Pelin Onay
 
Ce: Günün şiiri

Bedava
Bedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekânlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava.

Orhan Veli Kanık
 
Ce: Günün şiiri

Bir Terkediş Götürebilirdi Beni Kaybolduğum Yere
bir terkediş götürebilirdi beni kaybolduğum yere
sen telaşla aranırken yol işaretlerini cebinde
adamın gözlerini oyuyordun kör cesaretinle
vurulurken geleceğim susturduğun sözlerinle
sokağımın adını temizliyordum okursun diye
sonra
ötelerdeki bulutlar
yağmamış yağmurlar
bir şemsiye kavgası falan

böyle bir şüphe doğurabilirdi bana bebeğimi
sen serumlarla ıslatırken küllerini
'iyi' siz bırakıyordum nehire gecelerimi
unuttuğun bir hatıra hatırlaması gibiydi sevilişim
hafızanın gediğine giriyordum bulunma ihtimalim için
sonra
gereksiz sınamalar
bilindik sığınmalar
bir kayıp ilanı falan

ıslatmasaydı yalnızlığımız bizi bu kadar
yunulmazdı kanatlarımız barut kokusundan
yine de vurulurduk
kurtulduğumuz halde bütün vurulmalardan
sonra
kan
can
bir umut duası falan

bir terkediş götürebilirdi beni kaybolduğum yere
şimdi
şiddeti dinmiş bir fırtına sonrası
aşk evinde

bir terkediş götürebilirdi beni kaybolduğum yere
şimdi
hüzün bir yol hatırası
günlüğümüzde
Murat Kayalı
 
Ce: Günün şiiri

Ağlarsın

Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Hicrinle sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.

Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı;
Berdûş eleştirdi, sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.

Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdâr etmedim sırdaşlarımı.
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.

Felsefe böyledir dîvânelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhânelerde,
Ağlarsın döktüğüm dilleri bilsen.

Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti Mecnûn bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen.

Cemâl Safi
 
Ce: Günün şiiri

Çekilmez Bir Adam..

Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, lanet
Bir bakıyorsun ki ana avrat söver gibi
Azgın bir hayvan döver gibi
O gün çalışıyorum
Sonra birde bakıyorsun ki
Ağzımda sönük bir cigara gibi tembel bir türkü
Sabahtan akşama kadar sırt üstü yatıyorum ertesi gün
Ve beni çileden çıkarıyor büsbütün
Kendime karşı duyduğum nefret ve merhamet
Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, lanet
Yine her seferki gibi haksızım
Sebep yok olması da imkansız
Bu yaptığım iş ayıp rezalet
Fakat elimde değil
Seni kıskanıyorum.

Nazım Hikmet
 
Ce: Günün şiiri

O’na Doğru
Aşk için yanmak istersen mum gibi eğer
Sabırlı, hoşgörülü, suskun ol ki,
Sevgi fitilin uzun olsun...
Tövbe-i Nasuh et, pür ü pak ol ki,
Temiz ışığın önce yüreğinde sonra yüreklerde olsun...
İnsan-ı kâmil ol ki,
İs kokma, pis kokma, yaydığın mis olsun...
Nefs-i kâmile ol ki..
Isıtsın âdemi ve alemi, gönül sofran sıcak olsun...

Bu yolda hizmetkar ol ki,
Dünyevî ve İlahî Aşk'a ulaşmak için sana köprü olsun...

Bir gün mum biter aşk kalır
Aşk inan buna değer...
Değerini bilirsen eğer...


Şems-i Tebrizî (r.a.)
 
Ce: Günün şiiri

O sabah benim değildin,
o sabah sen kimdin?
Bak yıllar geçmiş santim santim,
yüreğini ötekine böldüğün günün ardından..
O'nun gölgesinde ışıksız kaldı bu sevda..
Bu gecikmişliğin bedelini sevmiyorum,
yüreğinde bir mezar yap ölmeye geldim,
inadına..


Yokluk ki insanın içine işleyen bişeydir,
göz göre göre..
Saklanayım dersin yemez işte,
bu kirli sıradanlık ve sen,
sevdanın sırttan vurulan bıçağı,
bir de pişmanlıklar öylesine..
Canım isterse gökyüzünde sevicem seni,
canım isterse yatakta ama
nasıl da kirli bir saltanattır bu,
hiç bir su temizlemeyecek seni..

Ah'ların gökkuşağı siyah biliyor musun,
okyanusu ise derin..
Karalar kuşanıp en dipteyim bağışla.

Ayrılıkla Hasretin kısaltılışı bi yandan,
bu yüzdendir işte,
ne zaman derinlerden bir ah etsem,
binlerce sen çıkması içimden..

Bu sabahsa boşa harcanmış yıllarım geçti penceremden,
gözyaşım es geçti yoluna hep ağladığım şarkıyı,
712 gün sonra ilk defa..


Gülümsedim..

Bıktım sanıyordum,
meğer yorulmuşum serseri..


(kime ait olduğunu bulamadım ama çok güzel bir şiir:))
 
Ce: Günün şiiri

Çok hoş bir şiirdi. Eline sağlık. Şiirler geldikçe çok güzel oluyor. Sanki kampanyamız var gibi, ne güzel, çok şiir geliyor. :D
 
Ce: Günün şiiri

teşekkürler.Herşey paylaştıkça güzelleşir zaten.Elimizden geldiğince güzellikleri paylaşmaya çalışyoruz:)
 
Ce: Günün şiiri

çok güzel şiirler ya teşekkürler arkadaşlar paylaşımlarınız için
 
Ce: Günün şiiri

Küfrüm Edebimi Aştı Bu Gece
Sen benim gözümde bir hiçsin artık,
Nefretim aşkımı aştı bu gece
Bugün ki sözlerin söz müydü artık
Son sözün sabrımı aştı bu gece
Kolayca bitsin bu diyemedin de
Salladın savurdun basiretsizce
Hiç mi ders almadın onca gezdik de
Yağmurun rahmeti aştı bu gece
Yürümeyen neydi,ilişkimiz mi?
Günüm sensiz bomboş deyişimiz mi?
Sensiz yaşayamam çelişkimiz mi?
Yalanın doğrunu aştı bu gece
Evlenmek hayali kapımda idi
Giriş kat evimin boyası yeni
Mobilyan,takımın, alınmış idi
Vuslatım tadını aştı bu gece
Yemedim yedirdim ne varsa sana
Üç kuruşum olsa verirdim daha
Memurdum yoksuldum hatırlasana
Hafızam haddini aştı bu gece
Ayakların donmuş,üşümüştün de
Gece yatamamış üzülmüştüm de
Bir ay oruç tutup yememiştim de
O çizmen boyunu aştı bu gece
Yapılan söylenmez, gelmezmiş dile
Allahtan beklenir kul bilmese de
Kızgınlığım buna, sebep ise de
Sabrım miadını aştı bu gece
Onca gez toz benle,seviyorum de
Sonra git nişanlan bir de ona de
Şerefsizlik değil, nedir bu söyle
Küfrüm edebimi aştı bu gece
Sana son bir sözüm, nasihatım var
Aldığım ahlakla bir terbiyem var
Seni doğurana ana deyip geçmek var
Saygım adabımı tuttu bu gece
Gönlümün romanı bitti bu gece
Hangisine yansam şimdi gün gece
Ömrümden beş yıl gitti bu gece
Bedirhan GÖKÇE
 
Ce: Günün şiiri

Dediler Ki Kimse Aşktan Ölmedi
Dediler ki
Her ateş söndürür kendisini
Ve her şair unutulmamak için yazar
Aklıma çetrefiller takılsa da
Ben hep sana yazdım...
Ve yazarken aşkı,
Her satırda
Leyla'dan farksızdım...
Dediler ki
Gökyüzü topyekün mavi...
Çok bildiklerini zannettiler
Göremediler pembeyi...
Maharet ister bakmak dedim,
Sevgi olmalı yekten
Tüm renkler bilinmeli...
Ben sana baktığımda gördüm
Gökkuşağının yedi rengini...
Farzet ki
Duyduğun bütün sesler yalan dediler...
Şaşırdım!
Ezgisine vurulduğum dalga
Rüzgarına kapıldığım pierre loti...
"Hiç kimse duymuyor mu peki" dedim,
"Hayır" dediler
Anla şimdi...
Anla...
Küller savruldu saçlarımdan
Tenimde lodos esintisi
Dokunsa biri
Keyfe keder sesimle
Ağlayacağım sanki...
Yoksa bu tutku öldürecek mi beni...
Dediler ki
Kimse aşktan ölmedi...
Bize söylenilen
Sadece eceldi...
Sustum !
Unuttum bildiklerimi,
Yüzüm döndü kıblesine
Kalbim emrini verdi...
Son bakışın aklımda
Beynimde bir siren sesi...
Dediler ki:
"İyi biriydi. İyi..."
Nebile AYDIN
 
Yağmur Damla - Gecenin Ortasında Bir Aşk Üfleyeceğim


Bu Gece
Seni Dualarımda haykırmaktayım
Ay yüzüne peçesini örtsün
Çekilsin kenara. . .
Gönlümdeki ışık şehrime yeter de artar da

Damarlarımda ki Bestelerim ruh buldu
Seni rengarenk bir kelebek gibi görünce
Düştün dilime. .


Kırılmış kalemim can buldu
Gözlerimin beyaz`ında seni bulunca
Coşkuyla düştüm mavi mısraların içine . .


Gülâb içirdi bana o sevgiyle bakan gözlerin
Tuta bilsem o gözlerini
Ahh. . ne çok isterim
Tebessümlerde yüserdim
Sende tutsan ellerimi o gözlerinle

Işte o zaman !

Gri çizgilerde yürüyen yalnızlığım çatlardı
Ve dökülürdü avuclarıma
Süpürürdü rüzğar onları o an da


Saf,temiz bir şey doğuyor içimde
Gece Yagmurunun
Masum damlaları okşarken
Ateşli Dudaklarımı

Bir Aşk üfleyeceğim Yüregine Gecenin tam ortasın da

Yum gözlerini ve. .
Kendini teslim et aşka. .
Kucaklayacağım,
Doya doya öpeceğim
Yeni doğmuş, ikimize ait olan
Ana sütü gibi temiz Aşkı. .




YAGMUR DAMLA
 
Ce: Günün şiiri

ADIM SONBAHAR

Nasıl iş bu?
Her yanına çiçek yağmış,

Erik ağacının...

Işık içinde yüzüyor...

Neresinden baksan,

Gözlerin kamaşır...

Oysa ben akşam olmuşum...
Yapraklarım dökülüyor,

Usul usul...

Adım sonbahar...

Attilâ İLHAN

 
Ce: Günün şiiri

SANA NE YAPTILAR?

O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi?
Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin
Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında
Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin
Seni görür görmez özgürlüğümden utandım
Söyle ne içersin, çay mı kahve mi?
Çok değişmişsin birden tanıyamadım.

Saçların uzundu, omuzlarına akardı
Gönlümüz şenlenirdi sarışınlığından
Onlar mı kestiler, sen mi kısalttın
Gülerdin, içimize aylar doğardı
Görünmez dağların arkasından
Eski gülümsemeni beyhude aradım
O sabah mı çıkmıştın bir gün önce mi
Çok değişmişsin birden tanıyamadım.

Bir çay içer misin, yoksa kahve mi?
Kibritim yok, demek cigaraya başladın
Ellerin de titriyor, bir şeyin mi var
Böyle bir kız değildin sen eskiden
Sana ne yaptılar, sana ne yaptılar?
Kirpiklerin ıslanıyor durup dururken
O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi
Çok değişmişsin birden tanıyamadım.
SANA NE YAPTILAR?!...

Attilâ İLHAN
 
Ce: Günün şiiri

Sana bir gün seslenirsem, gelme sakın...
Ezik çağrıların ne önemi var
Bir kez gölge düştü yollarımıza
Çekip getiremeyiz artık güneşi
Eylül girdi yaşantımıza
Kopan yaprakları tutturamayız dalına
Sarıyı yeşil yapamayız
Yeni fidan dikemeyiz bu toprağa
Tutmaz
Eylül girdi yaşantımıza
Bir gün bana gel desen de gelemem
Sana giden bütün yollar yabancı!
Isırgan otları uzamış boy boy
Bütün sevgileri taşlıyan
Şeytanlar sarmış köşebaşlarını
Anlıyor musun
Bir gün bana gel desen de gelemem
Bir yalan denizinde yıkandığım yeter yıllar boyu
Dudaklarım kadehlerde yandı sabırla
Anılardı ağlayan
Kapı kanatlarının gıcırtısında
Boşunaymış direnişi yüreğimin
Şimdi anladım
Yılların çabasında
Yıkadım içimden ne varsa senden yana
Geçmiş günlere yüzüm dönük
Tüm engelleri üstümden yırtıp attım
Al bir atın sırtında umutlarım
Koşuşuyor dört nala
Dudaklarımdan bir dökülüşün var ki
Parça parça
Gözlerin başka yerde
Ellerin uzaklarda
Anılar can veriyor alacakaranlıkta
Şimdi ne inişlerde sen
Ne çıkışlarda ben varım
Gözlerimi kör ettim
Kulaklarım sağır
Kır düşmüş sevgilere
Sana bir gün seslenirsem, gelme sakın...
Nermin Pakyüz
 
Ce: Günün şiiri

Sen istinyede bekle ben burdayım
İçimde köpek gibi havlayan yalnızlığım
Çünkü ben buradayım karanlıktayım
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Çünkü elimi kestim beni kan tutuyor
Şarabım bütün ekşi suyum soğuk
Yanımda olmadın mı seni daha bir çok seviyorum
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Yüzünü ıslatmadan ağlayabilir misin
Yarı geceden sonra telefon ettin mi hiç
Karanlık adamlar hüvviyetini sordu mu
Ben senin olmadığını arıyorum
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Bana ait ne varsa hepsi seni korkutuyor sana ait ne varsa
Hiçbiri benim değil
Belki ölmek hakkımı kullanıyorum
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Belki gelmem gelemem beş dakika bekle git
Attilâ İLHAN
 
Ce: Günün şiiri

Ayrılık Derdinin Dermanı Nedir
Uğrum sıra giden Boz Atlı Hızır
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Şu iki aleme olmuşsun nazır
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Sığanmıştır ağca kolda bilekler
Hak katında kabul olsun dilekler
Arş yüzünde secde kılan melekler
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Küseyim de ben yarime küseyim
Siyah zülfün mah yüzüne asayım
Kerbela'da yatan İmam Hüseyin
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Hani şu dünyanın toprağı taşı
Akıttım gözümden kan ile yaşı
Urum illerimin Hacı Bektaş'ı
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Ak saya giyinmiş incedir beli
Ben pirimi gördüm tatlıdır dili
Tanrı'nın arslanı Hazret-i Ali
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Gıcılar da dağlar başı gıcılar
Çıkmaz oldu içerimden acılar
Arafat Dağı'ndan gelen hacılar
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Dünyayı sorarsan bir dipsiz anbar
Ali'nin yoldaşı Zülfikar Kanber
Kabe'yi yaptıran Halil Peygamber
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Deryanın yüzünde dönen üç gemi
Yiyelim içelim sürelim demi
Geminin sahibi ol Hızır Nebi
Ayrılık derdinin dermanı nedir

Pir Sultan Abdal'ım içtim cür'adan
Okudum ağını bilmem karadan
Yeri göğü cüml'alemi Yaradan
Ayrılık derdinin dermanı nedir
Pir Sultan Abdal
 
Back
Yukarı