hatıra - gezi yazıları - mektup - tanzimat edebiyarında mektup - mektup türleri
1. HATIRA (ANI)
Toplumda belli bir yer edinmiş kişilerin başından geçen ya da tanık oldukları olayları anlattıkları yazı türüne hatıra (anı) denir.
Anılar, çoğu zaman, onları yazan kişinin de karışıp rol aldığı olaylara dayanan yazılardır. Bu nedenle anının anlatımı birinci kişinin ağzından yapılır.
Anı, yaşanmakta olanı değil; yaşanmışı konu alır.
Anı; tarihî gerçeklerin öğrenilmesine katkı ağlar. Yazarın, unutulmasını istemediği gerçekleri kalıcı kılar. Anı türünde; gelecek kuşaklara ders vermek, tarih ve kamuoyu karşısında hesaplaşmak amacı da vardır.
Anı; kişinin yaşamının belli bir sürecini içine alır ve gerçekçi, yalın bir anlatımla yazılır. Yazarın mesleğine, eğilimlerine göre siyasi, edebî, askerî ve sosyal bir içerik taşıyabilir.
Tanzimat Edebiyatında Hatıra:
Hatıra, Tanzimat'tan önceki dönemlerde de edebiyatımızda görülen bir türdür ancak eski edebiyatımızda fazla önemsenmeyen bu tür, Tanzimat'la birlikte ön plana çıkmıştır.
Tanzimat Dönemindeki başlıca hatıra yazarları şunlardır: Namık Kemal (Magosa Hatıraları), Ziya Paşa (Def-ter-i Amal), Muallim Naci (Ömer'in Çocukluğu), Akif Paşa (Tabsıra)
2. GEZİ YAZISI
Genelde bir edebiyatçının; gezip gördüğü yerlerdeki şehirleri, gelenek ve görenekleri, doğal ve tarihî güzellikleri, kültürel unsurları vb. sanatsal bir anlatımla kaleme aldığı metinlere gezi yazısı denir.
Yazar gezi yazısını; gözlem, inceleme ve bilgileri bir araya getirerek oluşturur.
Gezi yazısında yazar; gördüklerine, yorumlarını da katabilir.
Gezi yazısında akıcı ve sade bir dil kullanılır.
Edebiyatımızdaki başlıca gezi yazarları şunlardır: Evliya Çelebi, Ahmet Mithat Efendi, Direktör Âli Bey, Cenap Şehabettin, Ahmet Haşim, Falih Rıfkı Atay, Reşat Nuri Güntekin, Oktay Akbal...
Tanzimat Edebiyatında Gezi Yazısı
Şeydi Ali Reis'in "Mir'atül Memalik (Memleketlerin Aynası)" ve Evliya Çelebi'nin "Seyahatname" adlı eserleri bu türün ilk örnekleridir.
Gezi yazısının edebiyatımızdaki ilk örnekleri "seyahatname"lerdir ancak asıl gezi yazıları, Batılılaşma süreciyle birlikte Avrupa'ya -özellikle Fransa'ya- giden sanatçı ve aydınlarımızın Avrupa şehirleriyle ilgili yazdıklarıdır.
Tanzimat Dönemi sanatçıları, devlet adamı kimlikleriyle ya da zorunlu olarak yurtdışına çıkmışlar ve bu gezilerini kaleme almışlardır.
Tanzimat Dönemi'nde Ahmet Mithat Efendi'nin Avrupa gezisini anlattığı "Avrupa'da Bir Cevelan", bir av gezisini anlattığı "Sayyadane Bir Cevelan" eserleri önemlidir.
3. MEKTUP
Temel anlamıyla mektup; haber vermek, sormak, istemek veya duyguları bildirmek için birine çoğunlukla posta yoluyla gönderilen metindir.
Bir yazın türü olarak mektup, kişinin iç dünyası yansıtması ve düşüncelerini paylaşması bakımından önemlidir.
Mektup, yazılış amacına göre türlere ayrılır:
a) Özel Mektup
İnsanların, çeşitli konulardaki duygu ve düşüncelerini paylaşmak amacıyla yakınlarına (akraba, eş, dost, arkadaş) yazdıkları mektuplardır.
Özel mektuplarda gizlilik esastır, bu mektup türü sadece yazanla okuyanı ilgilendirir.
Özel mektuplar sade bir dil ve içten bir anlatımla kaleme alınır.
b) Edebî Mektup
Sanatçıların herhangi bir konudaki duygu ve düşüncelerini açıkladıkları, savundukları mektuplardır. Edebî mektuplar da özel mektuplar gibi bir kişiye yazılır (Bu kişi de genelde sanatçıdır.) ancak asıl amaç bu duygu ve düşünceleri herkese duyurmaktır.
Edebî mektuplardan; yazıldığı dönemin sanat ve edebiyat olayları ve tartışmaları hakkında bilgi edinmek mümkündür.
c) İş Mektubu
Bir iş gereği ticari kurum ya da kişilere yazılan mektuplardır. Bu mektuplarda işle ilgili konular dile getirilir.
d) Resmî Mektup
Devletin farklı kurumlarının kendi aralarında ya da kişi ve kurumlarla yazışmaları gerektiğinde kullanılan mektuplardır.
e) Açık Mektup
Herhangi bir kişiye gönderilmeyip basın yoluyla açıklanan mektuplardır.
Edebiyatımızdaki önemli mektuplar: Namık Kemal (Namık Kemal'in Hususi Mektupları), Abdülhak Hamit Tar-han (Mektuplar), Ahmet Mithat Efendi - Muallim Naci (Muhaberat ve Muhaverat), Ziya Gökalp (Limni ve Malta Mektupları), Halikarnas Balıkçısı (Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı), Nazım Hikmet (Kemal Tahir'e Mapusaneden Mektuplar), Ahmet Hamdı Tanpınar (Mektuplar), Cahit Sıtkı Tarancı (Ziya'ya Mektuplar), Nurullah Ataç (Okuruma Mektuplar)...
Tanzimat Edebiyatında Mektup:
Tanzimat Dönemi sanatçılarının çeşitli nedenlerle (elçilik görevi, sürgün hayatı vb.) yurt dışında yaşamaları "mektup" türünün bu dönemde önem kazanmasını sağlamıştır.
Tanzimat Dönemindeki önemli mektuplar şunlardır: Ahmet Mithat Efendi ve Muallim Naci "Muhaberat ve Muhaverat (Haberleşme ve Konuşmalar)", Abdülhak Hamit Tarhan "Mektuplar", Namık Kemal "Namık Kemal'in Hususi Mektupları"
1. HATIRA (ANI)
Toplumda belli bir yer edinmiş kişilerin başından geçen ya da tanık oldukları olayları anlattıkları yazı türüne hatıra (anı) denir.
Anılar, çoğu zaman, onları yazan kişinin de karışıp rol aldığı olaylara dayanan yazılardır. Bu nedenle anının anlatımı birinci kişinin ağzından yapılır.
Anı, yaşanmakta olanı değil; yaşanmışı konu alır.
Anı; tarihî gerçeklerin öğrenilmesine katkı ağlar. Yazarın, unutulmasını istemediği gerçekleri kalıcı kılar. Anı türünde; gelecek kuşaklara ders vermek, tarih ve kamuoyu karşısında hesaplaşmak amacı da vardır.
Anı; kişinin yaşamının belli bir sürecini içine alır ve gerçekçi, yalın bir anlatımla yazılır. Yazarın mesleğine, eğilimlerine göre siyasi, edebî, askerî ve sosyal bir içerik taşıyabilir.
Tanzimat Edebiyatında Hatıra:
Hatıra, Tanzimat'tan önceki dönemlerde de edebiyatımızda görülen bir türdür ancak eski edebiyatımızda fazla önemsenmeyen bu tür, Tanzimat'la birlikte ön plana çıkmıştır.
Tanzimat Dönemindeki başlıca hatıra yazarları şunlardır: Namık Kemal (Magosa Hatıraları), Ziya Paşa (Def-ter-i Amal), Muallim Naci (Ömer'in Çocukluğu), Akif Paşa (Tabsıra)
2. GEZİ YAZISI
Genelde bir edebiyatçının; gezip gördüğü yerlerdeki şehirleri, gelenek ve görenekleri, doğal ve tarihî güzellikleri, kültürel unsurları vb. sanatsal bir anlatımla kaleme aldığı metinlere gezi yazısı denir.
Yazar gezi yazısını; gözlem, inceleme ve bilgileri bir araya getirerek oluşturur.
Gezi yazısında yazar; gördüklerine, yorumlarını da katabilir.
Gezi yazısında akıcı ve sade bir dil kullanılır.
Edebiyatımızdaki başlıca gezi yazarları şunlardır: Evliya Çelebi, Ahmet Mithat Efendi, Direktör Âli Bey, Cenap Şehabettin, Ahmet Haşim, Falih Rıfkı Atay, Reşat Nuri Güntekin, Oktay Akbal...
Tanzimat Edebiyatında Gezi Yazısı
Şeydi Ali Reis'in "Mir'atül Memalik (Memleketlerin Aynası)" ve Evliya Çelebi'nin "Seyahatname" adlı eserleri bu türün ilk örnekleridir.
Gezi yazısının edebiyatımızdaki ilk örnekleri "seyahatname"lerdir ancak asıl gezi yazıları, Batılılaşma süreciyle birlikte Avrupa'ya -özellikle Fransa'ya- giden sanatçı ve aydınlarımızın Avrupa şehirleriyle ilgili yazdıklarıdır.
Tanzimat Dönemi sanatçıları, devlet adamı kimlikleriyle ya da zorunlu olarak yurtdışına çıkmışlar ve bu gezilerini kaleme almışlardır.
Tanzimat Dönemi'nde Ahmet Mithat Efendi'nin Avrupa gezisini anlattığı "Avrupa'da Bir Cevelan", bir av gezisini anlattığı "Sayyadane Bir Cevelan" eserleri önemlidir.
3. MEKTUP
Temel anlamıyla mektup; haber vermek, sormak, istemek veya duyguları bildirmek için birine çoğunlukla posta yoluyla gönderilen metindir.
Bir yazın türü olarak mektup, kişinin iç dünyası yansıtması ve düşüncelerini paylaşması bakımından önemlidir.
Mektup, yazılış amacına göre türlere ayrılır:
a) Özel Mektup
İnsanların, çeşitli konulardaki duygu ve düşüncelerini paylaşmak amacıyla yakınlarına (akraba, eş, dost, arkadaş) yazdıkları mektuplardır.
Özel mektuplarda gizlilik esastır, bu mektup türü sadece yazanla okuyanı ilgilendirir.
Özel mektuplar sade bir dil ve içten bir anlatımla kaleme alınır.
b) Edebî Mektup
Sanatçıların herhangi bir konudaki duygu ve düşüncelerini açıkladıkları, savundukları mektuplardır. Edebî mektuplar da özel mektuplar gibi bir kişiye yazılır (Bu kişi de genelde sanatçıdır.) ancak asıl amaç bu duygu ve düşünceleri herkese duyurmaktır.
Edebî mektuplardan; yazıldığı dönemin sanat ve edebiyat olayları ve tartışmaları hakkında bilgi edinmek mümkündür.
c) İş Mektubu
Bir iş gereği ticari kurum ya da kişilere yazılan mektuplardır. Bu mektuplarda işle ilgili konular dile getirilir.
d) Resmî Mektup
Devletin farklı kurumlarının kendi aralarında ya da kişi ve kurumlarla yazışmaları gerektiğinde kullanılan mektuplardır.
e) Açık Mektup
Herhangi bir kişiye gönderilmeyip basın yoluyla açıklanan mektuplardır.
Edebiyatımızdaki önemli mektuplar: Namık Kemal (Namık Kemal'in Hususi Mektupları), Abdülhak Hamit Tar-han (Mektuplar), Ahmet Mithat Efendi - Muallim Naci (Muhaberat ve Muhaverat), Ziya Gökalp (Limni ve Malta Mektupları), Halikarnas Balıkçısı (Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı), Nazım Hikmet (Kemal Tahir'e Mapusaneden Mektuplar), Ahmet Hamdı Tanpınar (Mektuplar), Cahit Sıtkı Tarancı (Ziya'ya Mektuplar), Nurullah Ataç (Okuruma Mektuplar)...
Tanzimat Edebiyatında Mektup:
Tanzimat Dönemi sanatçılarının çeşitli nedenlerle (elçilik görevi, sürgün hayatı vb.) yurt dışında yaşamaları "mektup" türünün bu dönemde önem kazanmasını sağlamıştır.
Tanzimat Dönemindeki önemli mektuplar şunlardır: Ahmet Mithat Efendi ve Muallim Naci "Muhaberat ve Muhaverat (Haberleşme ve Konuşmalar)", Abdülhak Hamit Tarhan "Mektuplar", Namık Kemal "Namık Kemal'in Hususi Mektupları"